Eunice Parchman, okuma yazma bilmediği için öldürmüştü Coverdale ailesini.
Cinayetin gerçek bir nedeni de yoktu, önceden tasarlanmış bir planı da; bu işten ne kazanç sağladı, ne de huzura kavuştu. İşlediği suçtan ötürü Eunice Parchman'ın sakat biri olduğunu yalnızca bir aile ya da bir avuç köylü değil, bütün bir ülke öğrendi. Cinayet işlemekle kendi yıkımına yol açmaktan başka bir sonuç elde edememişti ama zaten o garip kafasının bir köşesinde bunu başından beri biliyordu. Arkadaşı, yani suç ortağı deliyse de, Eunice deli değildi. Yirminci yüzyıl kadını kılığında gezen atavistik bir maymunun korkun. Beyni vardı ve aklı tastamam yerindeydi.
Okur-yazarlık, uygarlığın temel taşlarından biridir. Okuma yazma bilmemek bir sakatlıktır. Bir zamanlar fiziksel sakatlıkları olanlara yöneltilen alaylar, şimdi, artık okuma yazma bilmeyenlere yöneltiliyor. Bu kişiler cahil insanlar arasında yaşamayı seçerlerse, işler yolunda gidebilir. Zira kendileri de yarı kör olanlar, âmâları dışlamazlar. Eunice Parchman'ın ve onu işe alıp dokuz ay evlerinde barındıranların talihsizliği, ailenin şaşılacak kadar kültürlü, bilgili insanlardan oluşuyor olmasından geliyordu. Kültürsüz bir sınıftan geliyor olsaydılar belki hala sağ kalabilirlerdi ve Eunice Parchman da duyularıyla, içgüdüleriyle ve yazının yokluğuyla sınırlanmış, o gizemli ışıktan yoksun kalsa da özgürlüğüne hala sahip olurdu.
* * * * *
Eunice Parchman'ı evi çekip çevirmesi için işe aldıklarında Georges kırk yedi, Jacqueline kırk iki yaşındaydı. Yörenin sosyal hayatında aktif bir rol oynuyorlardı. Hatta göze batmayan bir şekilde soylu toprak ağasıyla karısının rollerini de benimsemişlerdi. Evlilikleri pastoral bir masal gibiydi. Jacqueline de üvey çocukları tarafından çok sevilen bir üvey anne. Peter kuzeydeki bir üniversitede ekonomi politik dersleri veriyor, şimdi kendisi de anne olan Paula Londra'da oturuyor, yirmi yaşındaki Melinde da Norfolk Üniversitesi'nde okuyordu. Jacqueline'im öz oğlu Giles on yedi yaşındaydı ve henüz liseyi bitirmemişti.
Bu ailenin dört üyesi Georges, Jacqueline, Melinde ve Giles, Sevgililer Günün olarak bilinen 14 Şubat'ta, onbeş dakika içinde can verdiler. Eunice Parchman'la Joan Smith gibi sırada adı olan bir arkadaşı, onları bir pazar akşamı, televizyonda opera seyrederlerken tüfekle vurdular. Eunice Parchman iki hafta sonra tutuklandı. Okuma yazma bilmediği için.
Ama hepsi bu kadar değildi.
Taştan Hüküm - A Judgement in Stone
Yazan: Ruth Rendell
Çeviren: Armağan İlkin
Remzi Kitabevi - Çilek Serisi - Haziran 1991
Meraklısına Linkler;
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlar