Sevgili Koç Burcu
Siz çok tuhaftınız. Bir dediğiniz öbürünü tutmuyordu. Kusura bakmayın ama öyleydiniz. Koskocaman adamın sinsice gelip kapı dinlemesinde de asla sevimli bir taraf olmuyor. Yetişkin bir insanın öğle tatilinde gelip kapı kenarından dinlemesi terbiyesizlikten başka bir şey değil. Ama kısa sürede benim lafımı esirgemediğimi anladınız, sizin için düşündüklerini yüzünüze söyleyen tek astınız bendim her halde. Bunu karşılığında o yılbaşında yapılan ofis partisinde herkese minik bir hediye alıp beni es geçmiştiniz. Hepimiz ortaya çıkıp yılbaşı için minik bir dilek konuşması yapıyorduk. İşyerinde böyle bir kutlamada ayrımcılık yapmakla bana kötü davrandığınızı ama yine de sizi affettiğimi söylemiştim. Öfkeden için için zıplamıştınız.
Abuk subuk şiirler yazardınız. Hala daha yazıyorsunuz. Kaç tane kitabınız çıkmış, arada hitapçıları dolaştığımda görüyorum. Aynı kalitedeki özenti şiirler. İş yerindeki ilk günlerimde akşamüstleri gelir yazdığınız şiir elinizde oda oda dolanır şiirleriniz karşısında hayranlıktan nutkumuzun tutulmasını beklerdiniz. Yıllardan beri kibarlık edip sizin zırva şiirlerinizi çekmiş olan onca beyinsize karşın ben daha ilk seferinde şiirden hiç anlamadığımı söylemiştim. Baktım bundan da anlamıyorsunuz, şiir saati geldiğinde ellerimi kolonyayla ıslatıp uzattığınız kağıdı elinizden çekip aldım, bir yaz günü. Nemlenen kağıt yamuk yumuk oldu, bir daha da benim odamdakilerle şiir paylaşmadınız.
Öğlenleri gider votka ile kafayı bulup geri döner, olarca cinsel çağrışımlı şiirleri yazar dururdunuz. Hem de daktiloda. Yandaki odada olduğum için her bir harfi tak tak tak beynimde duyardım. Bu adam şiir yazmaktan başka ne iş yapar diye sorardım siz gizlice kapıdan dinlerken. Beni bir kere bile yüzlemediniz. Şiirler için ilhamı nereden aldığınızı emekli olup gittiğinizde öğrendik.
Bir akşamüstü çantanızı alıp gittiniz. Ertesi sabah gelince ofisteki erkekleri topladım yanıma “Gelin çekmecelerini karıştıralım” dedim. Daha ilk çekemecede onlarca şiirin ilham kaynağını bulduk. Porno meraklılarının ağzının suyunu akıtacak çılgın bir koleksiyon vardı tüm çekmecelerde. Yüzlerce Kral, Hustler, Playboy dergisi. Bunlara bakıp bakıp yazmışsınız şiirleri. Ogün çok gülmüştük. “Müdür yardımıcınızın ilham kaynağını bulduk, çekmecelerinde gizliymiş” diye koridorda bağırınca kızlar da meraklanıp gözleri ile gördüler.
O kadar dergiyi neden orada bıraktınız, müstahdeme kutulatıp ortadan kaldırtmak aklınıza gelmedi mi, yoksa mahsus mu bıraktınız? Peki ama neden?
koç erkeği öldürmez süründürür :)
YanıtlaSilya bu burçlara mektup yazma işi nereden geldi aklına ben bunu merak ettim bu bir. teraziye ne zaman sıra gelecek ve teraziye yazdığında cevabını alma ihtimalin olabilir bilesin bu da iki :))
YanıtlaSilüç ünsüz içinde iki ünlü;
YanıtlaSil:) allah korusun :)
Beenmaya;
YanıtlaSilİlk başta ilginç bir fikir gibi geldi bana. Başlayınca da duramadım. Terazi en sonuncusu olacak kendi burcuma iltimas geçtim, sevgili burçdaşım :) Bir ara teraizye mektubun diğer 11 burç tarafından yazılmasını da düşündüm ama. O da teraziye hitaben yazılmış bir mektup oldu.. Sevdim o ihtimali. Ama bakalım ne düşüneceksin okuyunca..
Bende bu "burçlara mektuplar"a bayıldım:))İyi ki aklına gelmiş. çığır açtın:) dünyada bir ilktir sanırım.Ben de dört gözle yayı merak ediyorum.nasıl bir burçmuş:)
YanıtlaSilben de allaha sığındım zaten, korusun beni diye :))
YanıtlaSiloğlak da süper olmuş bu arada, kitap mı çıkarsanız acaba ??
hah ha,koç erkeği ha!
YanıtlaSilNe güldüm ya bi insan neden bir iş yerinde böyle dergiler okusun ki?Hala anlayamadım..Koçlardan oldum olası nefret ettiim ve sanırım da etmeye devam edeceğim.Bu burç mektuplarını çok taktir ettim,başarılı..
YanıtlaSilmim geliyor: koç kadını (daktilo olabilir yine:))
YanıtlaSil