19 Ekim 2008 Pazar

Serüven Başlıyor

Blog tutma defterimi 2007 yılında kapattığıma karar verdikten bir kaç ay sonra, aslında net olarak bir tarih vermek gerekirse, bundan tam, bir yıl, bir gün önce blogspota bir nevi ısrar üzerine girmiştim. İlk blogumda çok fazla telden çalmış, bir ondan, bir bundan, biraz da şundan diyerek genelde saçmalamıştım. Orada çok güzel bir arkadaş grubumuz olmuştu, her gün birimizin blogunu ziyaret edip, sanki chat yapar gibi alta yorumları sıralardık. Bazen yazdığım yazılardan daha enteresan yorumlar çıkardı ortaya, sayfalarca. Blogspotta başladıktan bir kaç ay sonra, netlarusta 2006 yılında açmış olduğum tüm yazıların silinip, sitenin iptal olduğunu gördüm. Yazılarımı, oradaki arkadaşlarımın yorumlarını kaybetmeye fazlaca üzülmüştüm.

İlk gün "Vladimir'i Takdimimdir" başlıklı yazımı, ikinci gün ise "Terazinin dengeye yaklaştığı anlar" başlıklı yazımı yazmıştım,


Blog aleminde yazmanın yanısıra, okumayı da çok fazla seviyorum. Farklı insanların sayfalarını ziyaret edip okumayı, bazen onlara yorumlar bırakmayı bazen sevdiğim bir yazının yanından sessizce, en ufak bir tıkırtı çıkarmadan uzaklaşmayı seviyorum. Bazen o kadar güzel yazılarla karşılaşıyorum ki altına ne yazsam boş kaçacak. Sesizce ziyarete dip okuyup çıktığım sayfalar var aylardır. Bir gün ülkemizde fazlaca bilinmeyen fantastik roman, Gormenghast ile ilgili yazı yazmak istedim, internette dolaşırken bir blog gördüm; adam bu üçleme hakkında o kadar güzel bir inceleme yazmış ki, inanılır gibi değil. Yine filmlerle ilgili o kadar güzel yorumlar yapan arkadaşlar var ki her ay o kadar para verip satın aldığımız sinema dergilerinden çok daha iyi gözlemler yapıyor. Neşeli ve kederli bloglar var. Hepsinin ortak yanı samimi oluşları. Numaradan uzak, kendisi gibi. Bir kaç kez yolum düşenleri ise yan tarafa sevdiklerimin arasına alıyorum. Listem bir yılda nasıl da dolmuş. Şimdi herhangi bir silinme ihtimaline karşı yazılarımı kendi bilgisayarımda yedekli tutuyorum.


Buraya başladığım ilk bir kaç ay boyunca konu bulmakta zorlanmıştım. Ancak sonra bana aniden bir şey oldu, resimlerin bana ilham verdiğini, ya da ilham lafı az kalır, içimde sanki gizli bir kapıyı açtığı farkettim. Ocak ayından beri bir resim görüyorum ve ona bakarken, aniden o gizli kapı açılıyor ve içinden öyküler, insanlar, hayvanlar, böcekler, çiçekler bazen birer birer, bazen de kalabalık halinde dışarıya çıkıyorlar. Bu kadar uzun süre yazacağıma ihtimal vermemiştim. Yazdıklarımın içinde Çiçek İsimli Kadınlar, Her Hakı Mahfuzdur etiketli yazılar ile bazı anılarım o kadar çok büyüdüler ki buraya aktaramıyorum, bloga sığamayacak kadar çok yazı birikti. Özellikle Çiçek isimli kadınlarda üç çiçek kafa kafaya verdiler ve birbirleri ile iyi anlaştılar, yalanlar ve gerçeklerin dünyasında kendi yollarına devam ediyorlar, üşenmeyip tamamlayabilirsem roman olabilir. Her Hakkı Mahfuzdur daki Hakkı'nın öyküsü de aldı başını gitti, ölümden sonra hayata dair uzun bir yazıya dönüştü. Bir de her ayın birinci günü bir cümle seçip altına bir öykü oturttuğumuz çalışmadan ilhamla ben her aklıma estikçe kitaplığımdan bir kitap çekip bir cümle beğeniyor ve onun altına, blogum için biriktirdiğim resim dosyamdaki resimlere baka baka geçmişi hatırlıyor. Geçmiş, gelecek, şu anın karıştığı daha çok anı ağırlıklı yazılarımı yazıyorum. Şurası bir gerçek ki yazmak; bir serüven, kendi içimize tuttuğumuz ayna, üzerinde yaşadığımız dünyaya ve kendimize karşı duyarlı olma eylemi. Blog tutarak bu işe bir ucundan bulaşmış bir çok insan var. Bu satırları okuyan sen de bunlardan birisin. Bu serüvenin sonu yok, hepimiz için daha yeni başlıyor. Lütfen bırakmayalım, hep beraber devam edelim.

Bugün bilgisayarın başına kendi doğum günüm için sevdiklerim, sevmediklerim başlıklı bir yazı yazmak üzere oturmuştum ama yukarıdakiler çıktı. Neye niyet neye kısmet?

Bir de bugün, bu yazıyı yayınladıktan hemen sonra Abi'nin blogunda beni etkileyen bir yazı gördüm, ayna fantazisi.

31 yorum:

  1. doğum günün kutlu olsun...

    YanıtlaSil
  2. Çok teşekkür ederim :))

    YanıtlaSil
  3. iyi ki doğdun :D 31 inde de ben 2. yaşıma giricem.. partiye beklerim

    YanıtlaSil
  4. kapıyı aralayıp içeri girince yalnız olmadığımızı gördüğümüz başka bir alem burası, öyle güzel dile getirmişsin ki hoşuma gitti. yazdıkların, yazacakların, kıyamayıp içinde tutacaklarınla birlikte mutlu yıllar dilerim. doğum günün kutlu olsun..

    YanıtlaSil
  5. "Blog tutarak bu işe bir ucundan bulaşmış bir çok insan var. Bu satırları okuyan sen de bunlardan birisin. Bu serüvenin sonu yok, hepimiz için daha yeni başlıyor."

    işte bundan emin değilim.yani bazen öyle bir an geliyor ki ; nefretle tiksinme arası bir şey oluyor bloglama olayı için. ha belki en büyük aşklar nefretle doğar sözü doğrulanıyor bilemiyorum.
    tam, "tamam ulan bu sefer kesin bıraktım yazmayı" dediğim an da senin geçen gün gördüğün kedi yavrusu bi sürü blog yazısı atlıyor beynime. e bunları yazmam lazım diyorum kendime sonra..neyse sen anladın beni..

    öte yandan ilerde çok zaman sonra mesela bıraktığım zaman bu işleri. bu yazdıklarımı okumak istiyorum ama geçen gün onu düşündüm ben de. ya bloggera bişey olursa...o kadar yazı n'olacak..yedekleme de yapmıyorum ısrarla ve inatla... allah blogırımıza zeval vermesin diyorum hâla. 1 çözüm bulmam lazım.

    YanıtlaSil
  6. vaaay müthüş erkek kardişimle aynı gün doğmuşsunuz :D İyiki doğdun vladimir :) iyi ki bloğun sadece davetli okuyuculara açık değil herkese açık, iyiki bütün yazılarına yorum yapabiliyoruz, iyiki yazı yazıyorsun hem de kısa aralıklarla ,iyi ki teman siyah bana eski bloğumu hatırlatıyor,iyiki çok açık görüşlü her fikre saygılı sevgili bi insansın,iyiki bazen çok komik oluyorsun ve iyiki bazen çok duygusal ve bazen çok sert :D
    .
    .
    .
    .
    .
    .
    kendimi sünger bop gibi hissettim :)

    YanıtlaSil
  7. Kutlu olsuuun:) Yedekleme yapmamak da tuhaf bir inat.. Sanki bir yandan da kaybolup gitsin tüm yazılar gibi fantastik bir hisse sahibiz.. Ben de yedeklemiyorum. Ama kaybolup giderlerse üzülürüm.. VB. şeyler geçti aklımdan..

    YanıtlaSil
  8. Keyifle geçmesini dilerim...

    YanıtlaSil
  9. Nice uzun yıllar dilerim sana,güzel düşüncelerini yansıtan o zihinsel aynan hep elinde olsun.Sevgiyle kal...

    YanıtlaSil
  10. Dogum gunun kutlu olsun, yeni yasinda ceplerin mutluluk dolsun...

    YanıtlaSil
  11. 19 ekim terazisi iyi ki doğdun :))

    YanıtlaSil
  12. Resimler demissiniz...su siteyi belki de coktan biliyorsunuz ama yine de yazayim...(http://1x.com/)
    guzel bir paylasim yazisiydi. Tesekkurler.

    YanıtlaSil
  13. sizi okumaya başlayalı kısa bir zaman oldu,zaten blog dünyasına girelide uzun zaman olmadı..

    bir dönem sadece takip edip,yavaş yavaş alışınca yorumlara başlıyorum nedense :P
    yorumlara da başlarım yani yakında ..

    Doğum Günün Kutlu Olsun Vladimir..
    tanıdğım bütün terazi erkekleri efendi,kaliteli insanlardı ;)

    YanıtlaSil
  14. bir gün röportajında bu kelimelerle dolu olur umarım..

    Doğum günün kutlu olsun, seni okumaktan hep keyif alıyorum..

    mutluluklar...

    YanıtlaSil
  15. Selammlar ben sanem blogunuzu yeni gördüm çok güzel :) niceee mutlulukla içiçe yıllar diliyorum.Herşey gönlünüzce olsun takip edeceğim bundan sonrada büyük zevkle :)

    YanıtlaSil
  16. Sevgili arkadaşlar hepinize çok teşekkür ediyorum. O katlayıp csakladığım kağıt gibi oldu buraya yazılan yazılar, hemen bir print alıp bunu da moralim bozulduğunda bakmak için kullanacağım. :))

    Esther,

    Burayı bu kadar geç bulduğum için hayıflanıyorum ben de. 2 sene nasıl geçmiştir ama değil mi?

    Nily,

    Gerçekten de yalnız olmadığımızı bilmek çok güzel.

    Rehav@

    İnternet, bloglar yokken defterler vardı. Defterler dolusu şiir ve öykümü bir gün sobada yakmıştım. OKuduğumda koskocaman bir olmamışlık hissi vermişti bana onlar. Gariptir yokluklarını da hissetmiyorum. Netlarus'ta ilk açtığım blogda güzel yazılarım vardı, kafam bozulup silmiştim, onları arıyorum şimdi. İyi yazılardı. Sonra netlarus hepten sildi 2. açtığım blogumdakileri tüm diğer bloglarla birlikte orada yazdıklarımı da arıyorum. Sİlmek kişinin kararı ama sonradan ne hissedeceğini de bilemz insan. Senler sonra dönüp bakmak, okumak iyi olur sanırım.

    Sen yazmayı bırakma sakın bir sürü ilginç fikrin var ve farklı kelimeler kullanıp ustaca ifade ediyorsun bunları.

    SananaAKi,

    Demek kardeşinle aynı gün doğmuşum :))

    Yazdığın "iyiki"li bölümleri okurken ağzım kulaklarımdaydı. Çok yaşa sen emi.

    Karoshi,

    Zaman ayırabilirsen mutlaka yedeklemelisin, silindiği vakit çok üzülebiliyor insan.

    Kabakmeltemi,

    Teşekkür ederim, öyle geçti, gülümseyen bir gün oldu benim için :))

    Royal Rojana

    Sağol arkadaşımi teşekkürler.

    Gülteinen Enkelini,

    Dolsun dolsun daha ne isterim :))

    Beenmaya

    Sağol burçdaşım benim :))

    Biraz,

    Hayır bilmiyordum, bu şekilde öğrenmiş oldum, hemen gidip bakacağım, farklı resimler arıyorum çünkü Çok teşekkürler. :)

    Üfürükten Prenses,

    Ben de aynen öyleyip, önce bir kedi gibi sokulup okuyorum okuyorum.. Sonra yazmaya başlıyorum yorumlara
    :))

    Brajeshwari,

    Ropörtaj.. Ay ay ay... benim önüme atmayın öyle hayaller hemen kapılırım bakın :)))

    YanıtlaSil
  17. Vladimir, ne guzel tasvir etmissin; yazmak gercekten de insanin kendine ayna tutmasi gibi birsey. Ama marifet aynadan cok onu tutan ellerde yine. Cunku kendimizle ne kadar yuzlesmek istiyorsak ancak o kadar dogru tutuyoruz aynayi. Ve resmin tamamini her zaman gostermiyor, cogunlukla icimizdeki dehlizlerde sakliyoruz sanki.

    Dogum gunun kutlu olsun kelimeleri satira dizen adam:) Ben seni okumaya devam edecegim; lutfen sen de yazmaya devam et...

    YanıtlaSil
  18. mutlu yaşlar, seninle gurur duyuyorum.

    sevgiler

    YanıtlaSil
  19. ben de kendi adıma, seni bloggerla tanıdığım için mutlu olduğumu ifade ederek, serüveninin hiç bitmemesini umuyor ve bloğunun yeni yaşını kutluyorum.

    ps: ben de başlığı koyarken "Fantazi" daha doğru gelmişti. Sonra Türk Dil Kurumuna bakındım. Doğrusunun "Fantezi" olduğunu öğrendim. Ancak dilbilgisinde sonuna ek geldiğinde "Fantazisi mi, Fantezisi mi" olcağına dair bi karar veremeyince öyle yazdım..:)

    sevgi ve saygıyla..

    YanıtlaSil
  20. Doğum günün kutlu olsun viladimir, hep beraber devam edelim :))) Sakın bir yerlere gideyim deme!

    YanıtlaSil
  21. Vladimir ya ben seny övmeye çekiniyorum artık =) Ne kadar naif bi insansın.. Senin bakıpta iç dünyana daldığın resimler gibi ben de senin yazılarınla mutlu,küçük kız çocukları gibi oluyorum =) Teşekkür ederim.
    Doğum gününü de çoook içten kutlarım.Senin gibi insanlar gelmiş olduu için bu dünyaya,bizler şanslıyız =)

    YanıtlaSil
  22. Öncelikle doğumgününü kutluyorum...

    Blogunu birkaç aydır takip ediyordum. Ve ilk girdiğim ve yorumladığım dönemlerde, resimlerden etkilenerek yazdığın hikayelerine hayranlığımı ve denemek istediğimi belirtmiştim.. Henüz olmadı ama :)

    Bu arada, devamı gelmeyen yazımla ilgili yorumunu okudum. Çok büyük bi hevesle başladım aslında o yazıya. Ama hevesimi kıran bazı durumlar oldu başladığım ve 2. bölümünü yayınlamadan önce yazdığım dönemde. Bu yüzden blog yazmamak gibi bir zaman dilimindeyim şu anda. İlgine teşekkür ederim... :)

    YanıtlaSil
  23. Geçikmeli bir doğum günü kutlaması olduğu için özür...

    İyiki doğdun, iyiki varsın ve iyiki yazıyorsun. Seni okumak büyük bir keyif...

    Sağlıcakla kal...

    YanıtlaSil
  24. ya abisi ben bi'şeyi merak ettim..
    senin doğum günün ve bloğun doğum günü aynı mı?
    bende bi gery durumu var sanırım.:)

    YanıtlaSil
  25. önceki silinen blogun hangi blogcudaydı, onu söyleyebilirmisin? Silindi dediğinde yandım tutuştum, bloga bu kadar emek veripte, silinme düşüncesi, ıyyy, tüylerim ürperdi...

    YanıtlaSil
  26. Kremali'nin annesi,

    Haklısın resmin tamamını görmek zaman alıyor, çoğunlukla da göremiyoruz zaten. Çok teşekkür ederim :)

    gülçin,

    Sana mersiler diyorum, neden gurur duyduğunu da bir bilsem, “bunda gurur duyulacak ne var?” diyebilirim. Gurur ve Önyargı kitabı geldi aklıma aniden. ) sevgiler

    Abi,

    Çok sağol, ben de seni tanıdığıma, yazılarını okuyabildiğime çok memnunum. Bu blog dünyası gerçekten çok sağlam bir dünya, bir çok şeyi paylaşabiliyoruz burada. En önemlisi de samimiyetimiz.

    Fantezi/tezi ye gelince, TDK her şeyi biliyor zaten ama fantezi demek bana da daha doğru geliyor, ses uyumu açısından.

    Bu arada benim doğum günüm 19 ekim, 18 ekim 2007 de blogspota girmiştim, demek sureti ile karanlıkta kalmış bir gerçeği aydınlattım   

    Sevgi ve saygılar


    Hayatta Giderken

    Teşekkür ederim, yok yok bir yere gitmeye niyetim yok, buralardayım :)


    Wilwarin

    Yazdıklarımın bir kısmı insanların kalbine dokunabiliyorsa mutlu olurum. Bunlar çok güzel sözler, teşekkür ederim. Yüzüm al al oldu. 

    bariisss,

    Çok teşekkürler ederim. Dediğim gibi yazmak bir serüven aslında, bazen duruyor, depoluyor sonra geri dönüyoruz, bazen bir şeye üzülüp hepsini silip atıyoruz. Bu serüvene bulaşan bir daha kurtaramaz yakasını, bir gün geri geleceğini biliyorum.

    O yazı için endişelenme bazen yazıların devamı yıllarca sonra gelebilir, bazı yazılar ise asla tamamlanmadan orada yarım kalır. Ama ben devamını merak ediyorum. Yazılarınla tekrar döneceğin günü bekliyorum.

    haccecan,
    Çok sağol arkadaşım, bunlar güzel sözler.

    Silinen blogum www.netlarus.com adresindeydi. Orada “hepbanahepben” kullanıcı ismini taşıyordum.

    YanıtlaSil
  27. Seni ne kadar zamandır okuyorum bilemiyorum Vladimir ama "iyi ki yollarımız karşılaşmış" dediklerimden birisin. Doğumgünün kutlu olsun...

    YanıtlaSil
  28. yaklaşık 3 ay önce içimden düşündüm ve ben hayatım boyunca hiç bir terazi erkegini tanıma şansını elde edemedim tam anlamıyla. sonra evren bana 3 ayda 5 adet terazi erkeği ile tanışma fırsatı verdi. ama öyle komik oldu ki sakın teraziyim deme diyecek noktalara gelmiştim. :)) Ama bir insan ardarda başka kimseyle tanışmadan hep terazi erkeği ile mi tanışır ya.

    işin şakası bu ama hepinizde bulunan enfes konuşma yetisi sende de mevcut.

    sevginin bol bol yaşanacağı bir yaş olsun sana... mutlu yıllar vladimir :)

    YanıtlaSil
  29. doğum günün kutlu olsun.:)

    YanıtlaSil
  30. Doğum günün kutlu olsun...
    Seninle tanıştığım günden beri zevkle okuyorum...
    iyi ki seni tanımışım..


    çok geç oldu,afedersin.. geçen haftalarda pek oturamadım pcnin başına..

    YanıtlaSil

Yorumlar