2 Mayıs 2012 Çarşamba

Samimiyetini Kaybedecek Kadın mıydın, Sarah? Söyle Bana...

Bazı insanları uzak mesafeden bile olsa görmeye dayanamıyorum. Bir kişi ile ilgili katlanma/dayanma sınırımı aştımmıydı, bir daha yüzlerine bile bakamıyorum. Bu talihli insan sürüsünün bir mensubu da Sarah Jessica Parker. Yüzünü görmekten şöyle dursun o yapmacıklı ses tonunun duymaya bile dayanamıyorum. 

Halbuki ne kadar da iyi bir komedyen olabilirdi. The First Wives Club,  Honeymoon in Vegas, Hocus Pocus, Miami Rhapsody, Ed Wood, Mars Attacks filmlerinde ne güzel tiplemeleri vardı. 

Sonra komediyi bıraktı. Yaşı 40'ına gelmiş kadınların 15 yaşındaki ruh haline sahip haşna fişna teorileri üretmekten başka gam, keder ve tasaya eyvallah demeyen kadınları yıllarca canlandırdığı, prodüktörlüğünü yaptığı Sex and the City lagalugası geldi.  

Bana bunu prodükte etmiyecektini etmemeliydin Sarah. Komedyen olarak kalsaydın dayanırdım. Ama değil, kalamadın dayanamıyorum. Yüzünü gördükçe, yapmacıklı samimiyetine ekran geirisinden maruz kaldıkça, sesini duydukça kusasım geliyor. 


Sarah, Sarah içinde. 

1 yorum:

  1. ben komedide de sevemedim onu galiba.
    ama itiraf etmek gerekirse, saçlarına her daim hayran oldum.

    YanıtlaSil

Yorumlar