24 Nisan 2012 Salı

Zu-Bi-Zu-Bi-Zu, Yani Dizi Film Mimi, Yani Zou Bisou Bisou

"1'i Yok mu?" mimledi, bu sefer değişik bir mim: Dizi filmler hakkında 8 şey yazmak gerekiyor. Zamanlama çok ilginç oldu, çünkü dün gece Mad Men'in Far Away Places isimli bölümünü (Sezon 5, bölüm 6) izledim ve daha izlerken bu bölüm hakkında yazmayı düşündüm.

Bu mim kısacası Mad Men ve çoğunlukla son sezon ve an itibariyle en son bölümü üzerine olacak. Öyleyse sözlerime şu şarkıyı mırıldanarak başlamak istiyorum: "Zubi Zubi Zuuuu....Zubi, Zubi, Zuuu, Zubi Zubi zu, zu bizu, zu bi zu zu zu zu"

Şarkı dile dolanıp akılda kalıcı şarkılardan, en iyisi kenara kaldırayım. 

1 - Öncelikle Mad Men, sinema tutkunları için şahane bir dizi. Şahane dizi olmanın birinci kuralı süresinde gizli. Kısa olacak. Her şey gösterilmeyip izleyicinin boşlukları tamamlaması beklenecek. Mad Men'in bölümleri arasında devamlılık pek yok, ama birbirinden tamamen bağımsız da değiller. Yani kahramanlarımızın başına bu hafta ne gelecek gibi bir durum yok. Her bir bölümde insancıklar normal hayatlarını ve iş yaşamlarını gözümüze kısa kısa seriyorlar, anlatılmayan ve ima edilenlerde çok daha uzun öyküler gizli. O yüzden 45 dakikayı bulmayan süresi boyunca tamamını dikkatle izlemek lazım. 

2 - Bir kaç sene önce dizinin "Suburban Dreams"  isimli bölümünün şimdiye kadar ki en iyi bölümü olduğunu yazmıştım.  Dizinin hiç bir bölümünü izlememiş bile olsanız rüya ile gerçeğin harmanlandığı, kısa bir sinema filmi gibi bölümdü zira. O bölüme verdiğim en iyi bölüm ünvanını dün geceden beri "Far Away Places" isimli bölüme veriyorum. 

3- Far Away Places: Peggy Heinz Fasülyeleri reklam kampanyası için firma sahiplerine sunum yapmış, ama tavrı firma sahiplerine antipatik gelmiştir. Don'un ve Megan'ın desteğine ihtiyacı vardır. Ama onlar ortada yoktur. Don ile telefonda konuşur. İkisi de öfkeli ve sabırsızdır çünkü ikisi de hayal kırıklığına uğramıştır. Dizinin bundan sonrasının flash back olduğunu anlamamız için ise otuz beş dakika geçmesi ve aynı telefon görüşmesinin en başını dinlememiz gerekmektedir. Şimdiye kadar izlediğim en iyi geri dönüş sahnelerinden birisi. Don, eşi Megan'ı güzel bir yemek için dışarı çıkarır, kilometrelerce uzakta bir yol üstü lokantasına götürür. Halbuki Roger ve eşi de akşamı onlarla geçirmek istemektedir. Roger Don'un kendisinden genç oluşunu kıskanmaktadır. Bir dostlarının evinde sıkıcı bir akşam yemeği yerler. Yemek sonrası ev sahibi LSD denemelerini önerir. Herkes ağzına bir küp şeker atar. Roger şampanya şişesinin içinde yükselen müzik sesinin dinlerken elindeki derginin sayfaları içinde kaybolur. Aynaya baktığında dergideki adama döndüğünün görür, yüzünün yarısı kendisini diğer yarısı Don'u temsil etmektedir. 


Yemeklerini yiyen Don ile Megan tatlı siparişinden sonra kavga ederler. Don Megan'ın portakallı dondurma yemesini ister. Kadın gelen dondurmayı beğenmediğini gören kocası ile alay eder. Kavga ederler. megan gel deyince gelen, git deyince giden, portakalı dondurma ye dediğinde yiyen bi rkadın olmadığını şirkeyyeki arkadaşları ile hazırlandığı bir proje olduğunu onun yüzünde  ekibini yüz üstü bıraktığını söyler. Lokantada ayırılırken Don eşinin annesi ile sürekli fransızca konuşmasından nefret ettiğini bağırınca Megan "O zaman sen de kendi anneni ara" der. Annesi doğum esnasında ölmüştür. Adam arabaya biner, karısını yol kenarında bırakıp sürer, gider. 

Roger sabah bir otel odasında eşinin yanında uyanır. Zaman içinde yitirdiklerini geri alamayacağını düşünmektedir, yeni eşinin de bir engel olarak görmeye başlaöıştır Boşanmak ister, karısı kırılmıştır; "Sana çok pahalıya patlayacak" der ve kendini geri çeker. 

Peggy başarısız olmayı hazmedememiştir, kendini mahvetme yolunda başarılı deneyimlere girişir. Hava kararınca ofise geçer. .

Don geri döner, karısı kayıptır. Her yeri arar. Peggy ile konuştuğunda Heinz'ı kaybedebileceklerini anlar. Peggy işe yeni aldıkları Yahudi genç ile o öğleden sonra ofise gelen babasından konuşurken onun gerçek babası olmadığını, toplama kampında .doğduğunu annesinin de babasının da yokolduğunu söyler. İlgi çekmek için yalan söylüyor olabilir. 

Don sabah eve döner, karısı ile kavga ederler. Adam başını eşinin karnına, sanki annesinin karnına yaslamış gibi dayar. 



Berbaerişe döndükleri zaman bir şey olmamış gibi davranırlar. Don başkalarının sırtına işleri yüklemenin hiç de iyi bir fikir olmadığı gerçeği ile yüzleşir.

4 - bu sezon bir çok karakterin sorunlarla yüzleştiği yıl olacak ve bu bölüm ileride olacakların bir habericisi. Her bir sahne aslında ileride olacak şeyleri anlatıyor.

5 - Sezonun ilk bölümlerinde Betty'nin kanser olduğu korkusuna kapıldığı günlerde gördüğü rüya sahnesi çok ilginçti. MAile mutfakta yemek yerken, kızı aynı kendisi gibi davranıyor, annesinin yanından geçip giderken onu ögrmüyordu. Masada her zaman oturduğu yerdeki sandalyenin baş aşağı çevrilmiş olduğunu farkedince çok korktu. 

6 - Dönemi başarılı biçimde veren bir TV dizisi. geri planda devrin önemli olayları akayıyor. EN ufak detay bile yerli yerinde. 1965 yılını anlatıyorsa bahsettiği aydan sonraki ayda üretilmiş bir nesnenin benzerini etrafta görmek mümkün değil.

7 - Diyaloglar az ve öz, karakterler kendilerine uyan sözler ediyor, hiç birinin karakter bu güne dek ani değişikliğe uğratmadı. Seyircisini entrika ile değil de sıradan hayatlardan birbirine pek de bağlı olmayan kesitlerle ekrana bağlayan bir dizi. 

8 - Şarkılar güzel. Özellikle sezonun ilk (iki bölüm bir arada) bölümünde Don'un eşinin verdiği sürpriz partide söylediği Zou Bisou Biso şarkısı akılda yer eden eski bir şarkı. Dizi filmde de önemli işlevi var. Megan'ın seyirci tarafından bile "bir yabancı" olarak dışlanmasına hizmet eden bir seçim. Sonraki bölümlerde bu şarkı yüzünden alay konusu olacak. Parti vermesi bir hata çünkü Don'un herşeyini bilen Peggy Megan'ı kocasının ne sürpriz ne de doğum günü partisi sevmediğine dair uyarmıştır. Hoş bu uyarı Megan'ın Peggy'e inanmasını sağlar.  

Aşaüıdaki kısacık video meşhur şarkıya ait.. 



Meraklısına Fotoğraflar;


Mimleri pas etmek adettendir, ama bu kez kimseye göndermiyorum, onun yerine yazmak isteyenleri yazsınlar lütfen. 

2 yorum:

  1. Cevapların için teşekkürler. Dizi ilginç görünüyor. İzlemek lazım aslında..

    YanıtlaSil
  2. 1965 yılını anlatıyorsa bahsettiği aydan sonraki ayda üretilmiş bir nesnenin benzerini etrafta görmek mümkün değil.

    bu konuda o kadar da tutarlı değiller. Birçok o yıl çıkmamış olduğu halde gördüğümüz unsurlar var. Müzik kullanımı konusunda bence önemi yok fakat eşyalar tabii ki tutarlı olmalı. Bu dizinin ufak hatalarından biri ve pek zedelediğini düşünmüyorum.

    YanıtlaSil

Yorumlar