12 Haziran 2013 Çarşamba

Yalanlar ve Şiddet

Bir gün içinde bu kadar çok yalanın ard arda sıralandığına da, dünkü kadar şiddete de asla şahit olmamıştım. Dün yalanla şiddetin kolkola girdiği gündü. Yalanlarla pusuya düşürülen insanlara, sistemli şiddet uygulanıyordu. "Anladığınız dilden konuşuruz" denilen bu olmalıydı. Meydanda olanları bir kaç kanal dışında ülkemizde kimse göstermeye cesaret edemiyordu.  

Meydan savaş meydanına dönmüştü, dumanlar içindeydi, görüntüler hayal meyaldi, patlama sesleri duyuldukça duman büyüyordu. Ortalık yerde bunlar oluyorsa diye düşündüm, canını kurtarmak için arka sokaklara kaçanlara kimbilir neler oluyordu?  

Sabahki acemice sahnelenmiş molotof hadisesi sonrasında; yaşanan korkunç gelişmeler Türk TV kanallarının çoğunun umurunda değildi; akşamın inmesi ile beraber vur patlasın çal oynasınlarına geri dödüler. Oysa yabancı kanalların hangisini açsanız Türkiye vardı. İşin ilginç tarafı hepsi, gördüklerini o kadar net biçimde yorumlayabiliyorlardı ki, kendilerine satılmaya çalışılan yalanların hiçbirini yutmadıkları belliydi. Ülkemizde olan biteni bütün berraklığı ile analiz ediyor, ülkemizden yanıt yetiştirmeye çalışanların laf ebeliği  etmesine müsade etmeyip anında "sorum bu değil" diyebiliyorlardı.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlar