Yirmi Birinci Yüz Yılda yaşıyoruz.
Artık develer tellal, pireler de berber değil.
Dahası masalların sonunda gökten elma yerine "Sputnik" isimli uydular düşüyor.
Çağdaş masallar ayaklarını bu denli yere değdirmişken bizler; fazlası ile işitmekten ruhlarımızın tenhalarında maya tutmaya başlamış, Aralık ayının 21. gününe dair kıyamet teorilerini zihnimizden defetmeye çalışıyoruz. "Olmaz" diyoruz, "saçma" diyoruz, eminim ki dışından bunları deyip de içinden "ya olursa" gazına gelerek, Selçuk'taki şirin mi şirin kasabaya malum gün için rezervasyon yaptırmış olanlar da var. Diyelim ki haklı çıktılar, kuyruğu sıyırdılar, bir tek kendileri kurtuldular. Onlara şunu sormak istiyorum: "Ya sonra, ya ertesi gün, koskoca Dünya bir tek size kalınca can sıkıntısını gidermek için ne yapacaksınız?" Umarım tedbirlerini almışlardır yoksa kimse sıkılsın istemem. Ama bir tek, mühendislerimiz azıcık sıkılsınlar, zorluklardan ilham alsınlar ve hayatı kolaylaştıracak fikirler üretsinler isterim. Dahası şahane fikirlerini hayata geçirsinler isterim. Üstelik bu konuda yalnız olmadığımı da düşünüyorum. Mesela büyük şehirlerde yaşayanlarımız diplomalı mühendislerin yağmurda göllenmeyen kaldırımları ve caddelerini icad etmelerini ve on, on beş yıla kalmadan (elli de olabilir bu hızla) artık hayata geçirmelerini ümid ediyorken, küçük yerlerde yaşayanlarımız belki bu işten ümidi keseli çok zaman geçmişken, hayal kurmamızın sonu gelmiyor; çoğumuz yerli malı mühendislerimizin, yerli malı arabayı icad etmesi ve üretmesi için dua ediyoruz.
Yani şu 21 Aralık geçince Allah rızası için biriniz icad edin göllenmeyen caddeleri, kaldırımları hele bir de taşmayan kanalizasyonları, ufacık bir yağmurda selleşmeyen kanalizasyon sistemine de bir el atıverin artık, araba mı yapacaksınız onu da yapın, bir şeyler yapın lütfen, salla başı al maaşı devri değil devir.
Biz dualarımızı ede duralım, mühendislerimiz göllenmeyen yollar ve benzerleri için güzelim kafalarını yora dursunlar; diplomasız mühendisler kendi inşaatlarını şaşmaz bir titizlikle, yeniden, yeniden sürdürüyorlar.