3 Ağustos 2012 Cuma

Abartalım, Abartın, Abartsınlar

Aşk konusunda abartmalıyım:

Marka bir halıyı evimin tabanına serim, o halıyla yaşamayı aşktan da sütün bulmalıyım...

Gösterişte abartmalıyım:

Dünyanın en fakir ülkelerinden bir tanesine gidip, dönüşte valizimin içine koyduğum 50.000 TL değerinde mücevherlerim çalındığından ötürü aygın ve baygın düşüşümü kameralara göstertmeliyim.

Nobranlıkta abartmalıyım: 

En yeteneksiz olduğum bir konda iddialı sözler etmeliyim, sonra biri yeteneksizliğimi yüzüme vurunca hırçınlaşıp, ağlamaklı olmalıyım. 

Antipatik görünerek sempatik olmayı hayal etmeliyim. Hal böyleyken beni sempatik bulmayanlara kızgın görünmeliyim. 

Burnuma dayana kağıda baka baka bağırıp çağırmalıyım, kapalı kapılar ardında imzaladığım anlaşmalara harfiyen uymalıyım. Satmalı, savurmalıyım. Bağırırken hayli abartmalıyım. 

Azın da çok olabildiğini unutmalı başkalarını kıskanmayı bir halt olmak sanmalıyım. Herşeyin çokunu koymalı başkalarının yaptıklarını yok yere kıskanmalıi kendi kendimle asla yyarıaşa girmemeliyim. 

Abartmalıyım... Yoksa yakama yapışmış tevazudan kurtulmama mümkün olmayacak. abartayım, ortalığı gösterişler resmi geçidine boğayım. 

Ağdalı lafları aşk, görgüsüzlüğü şıklık, başkalarını el vermesi ile çıktığım yeri yeteneğimin zirvesi, antitapiyi sempati, bağırtı saçmayı  güç,,  başkalarının ürettiğini kıskanmayı, herkesi kendimle kıyaslamayı, her konuda otorite olduğuma vermeliyim, her şeyden çok fazlasını işime katmmanın sanat olduğunu sanmalıyım. 

Arkadaşlar yetersiz olduğumuz konularda kendini beğenmişlikte sınır tanımadığımıza dair bir hisse kapıldım gece, gece.. 

Rüyadır geçer dedim. 

Abartmışım. Geçmiyor... 


Kolaj: Pat Street - Azsia

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlar