15 Temmuz 2009 Çarşamba

Sözlerimi Geri Alamam

Hoşumuza gitsin ya da gitmesin... başka ülkenin iç işlerine karışmak sayılacak bir laf edildiğinde, o ülke de bu sözlerin geri alınmasını istiyor. Bu ciddi bir şey. Şimdi üç seçenek var, ya sözler geri alınacak, ya alınmayacak ya da büyük bir ihtimalle "öyle demedik böyle dedik, çinli oldukları için yanlış anlamışlardır nerden bilsinler, zira çin alfabesiyle yazabilen çin medyası çok çarpıtmıştır" denilecek. Ama Çin bunu kabul etmeyecek, kesinlikle kesin bir ciddiyet arayacak karşısında.

Bir de adeta soykırım ne demek?

Bulutsuzluk Özlemi'nin şu şarkısı dolandı dilime gecenin şu saatinde....

Sözlerimi geri alamam
Yazdığımı yeniden yazamam
Çaldığımı baştan çalamam
Bir daha geri dönemem
Akıyorsa gözyaşım kurumasın
Coşup seven gönlümse durmasın
Dost bildik anılarım çağırmasın
Hiçbir kere hayat bayram olmadı
Ya da
Bir nefes alışımız bayramdı
Ya da
Bir umuttu yaşatan insanı
Aldım elime sazımı
Yine aşınca çayın suyu boyumu
Belki yeniden
Karşıma çıkacaksın
Göz göze durup
Bakınca göreceğiz
Neyiz nerelerdeyiz
Bilemiyoruz
Şimdi


Konu ile alakasız ama Yüzüklerin Efendisi'ni biz çalsak, filmini çevirsek Gandalf'ın parmakları, kolları, gerdanı her yanı dizi dizi yüzük, bikezik ne varsa dolmaz mıydı? Zengin gösterirdi en azından.

2 yorum:

  1. valla iyide olurdu tek yüzüğün peşinde ömür mü geçer.

    YanıtlaSil
  2. "Sözlerimi geri alamam, yazdığımı silemem"O söz beni nerelere götürür orasını da Allah bilir!

    YanıtlaSil

Yorumlar