14 Mayıs 2009 Perşembe

I am a Muslim from Turkiye

Sevgili Nightologist mimlemiş, konu hem eğlenceli hem gıcık. Yurt dışı seyahatlerinde türklerin muhatap kalabileceği sorulardan bir buket. Adamlar türkiye denince Afganistan ayarında bir ülkede yaşadığımızı zannediyorlar, halt ediyorlar ya da belki de geleceği görüyorlar. On beş yirmi sene sonra öyle olursak şaşırmamalıyız belki de. Neyse gelelim sadede, diyelim ki Paris'e bahar gelmiş, Şanzelize'de başımda fesimle oturuyor, espressomu höpürdeterek içerken bir elimle de kulak kirlerimi kaşıyıp gaytan bıyıklarımı titrettirtiyorken şu sorulara muhatap olup bir güzel cevaplarımı ekleştiriveriyorum:
1.Okula deve ile mi gidiyorsunuz?
Okul mu, hani arapçayı öğrenirken ayaklarımıza falaka ile vurulup cezalandırıldığımız yer mi?
2.Çadırda mı yaşıyorsunuz?
Zenginler çadırda, zengin olamayanlar da toplumdaki yerine göre ahırda, ağılda, ağaç kovuğunda ya da mağaralarda koloniler haline yaşıyoruz. Biz biraz eşraftanız ayıptır söylemesi, kendi mağaramız var.

3.Türkiye’de deniz var mı?
Var olduğu söyleniyor ama zengin olanlar oraları istimlak ettirmiş biz pek göremiyoruz. Halkı girebileceği yerleri de halk görünüp günaha girmesin diye bezlerle çevirmişler. Bezzlerin arkasına geçip haşema giyiyoruz ki Allah'ın saklamadığı yerleri biz olası günahlardan saklayabilelim. Uzun lafın kısası deniz varsa bile ben saklanırken görmedim.
4.Kız çocukları diri diri gömülüyormuş doğru mu?
AAa olur mu hiç? Diri diri gömer miyiz? Saçmaladınız kuzum, insanlığa sığmaz, öldürüyoruz ya da kıyamadığımızda eter koklatıp bayılltıktan sonra gömüyoruz.

5.Ellerinizle mi yemek yiyorsunuz?
Yok öyle yiyen de var tabi de biz biraz zeEengin olduğumuz için kölelerimiz kendi elleriyle bizi besliyor. Hijyen olarak da endişe etmeyin haftada bir kölelerin ellerini kuyu suyunlan yıkattırıyoruz. Yorulmuyoruz yani yemek yerken.


6.Türkiye’de nece konuşuyorsunuz?
Araplardan, fransızlardan, ingilizlerden arakladığımız kelimeleri bir araya koyduk, sallıyoruz yan yana. Bazen anlamlı bütün oluşturup cümle bile kuruluyor o zaman konuşmuş oluyoruz. Ama genelde konuşmayız homurdanırız biz.
7.Kadınlar araba kullanabiliyor mu?
Türk halkının cümlesi araba kullanma konusunda doğuştan yetenekli o yüzden hepimiz aynı mükemmeliyette araba kullanabiliriz, bu konuda birbirimize çok saygılıyız, trafik kurallarına çok uyarız, hepimiz böyle olduğumuz için kadınları ayırttırtmam size bu konuda.
8.Türkiye’de sarışın var mı?
Olduğu söyleniyor ama göremiyoruz, peçe taktıkları için renklerini dışardan bilemeyiz. Günah lan.

Oh be rahatladım. Ama emin olun bu tarz sorular geliyor bu sorulara muhatap olmanın mimarları da sağolsun kültür mirasımızla, ülkemizin taanıtımı ile ilgilenmesi gereken yetkililerin daha ziyade sanatçıların nüfus kağıdı renkleri ile ilgilenmelerinden kaynaklanıyor büyük ölçüde. Adam bizi sittinsesn böyle tanımış, böyle de tanıyacak.
Acaba bu mimi yollasam yollasam; Abi'me yollasam, Kutup Zencisi'ne yollasam, yazarlar mı
acaba?
Şu batılılar bizi ne sanıyor ya biz köpeğimizi bile arabalarlan gezdiriyoruz burada.

11 yorum:

  1. 4.soruya ciddi ciddi takılmakla kalmayıp (hani kız çocuklarının özellikle son dönemlerde yaşadıkları taciz vb durumların ölümden, gömülmekten bir farkı olmadığı anlamında) 6.sorunun da cevabı üstünde uzun uzun düşünmek istiyorum...

    YanıtlaSil
  2. 6.cevabına ilaveten, yeni neslin farklı bir dil geliştirdiğini de söylemeliyim..
    "ş" harfi yerine "sh". "ç" yerine de "ch" kullanmak gibi mesela, pek çok sesli harfe yokmuş muamelesi yapmak gibi..

    YanıtlaSil
  3. Kız çocuklarını öldürmekten farkı olamayan acılardan geçirip, sonra da psikolojik olarak etkilenmediklerine dair heyet raporları bile düzenleyen bir ülkede yaşıyoruz. 14 yaşındaki kıza seri halde tecavüz eden kasaba, köy sakinleri olaylarını saymıyorum bile.

    6.soru... Malesef dilimiz büyük tehdit altında... orrayt??

    YanıtlaSil
  4. altıncı sorunun cevabı, bir çok problemin (çatışmaların, kargaşanın, tahammülsüzlüğün vs vs) önemli nedenlerinden...
    "ne kadar güzel; bir mozaik!" diyenler var ama öyle değil sanki: "mozaik" dediğin bir zemine ihtiyaç duyar. eh bizde mozaik, zemin: soluna dokunsan sağı oynuyor, sağına bassan göbeği dingildiyor:)

    YanıtlaSil
  5. 7. Oda,

    o yeni gelişen dile ifrit oluyorum, çok yapay. nasıl hatırlamadım, sorular ani geldi diye sanırım :))

    YanıtlaSil
  6. Devrim Gür,

    Birbirine tahammül etmekte sınırları zorlayan insan kalabalığı sonuçta. değil mi?

    YanıtlaSil
  7. her dil (kelime) kendi kültürünü de ekliyor. kültürel zenginlik ile toplumsal şizofreni arasında bir hayhuy işte...

    YanıtlaSil
  8. Bana da sagdan sola nasıl yazıyorsunuz diye sormuşlardı.. Bikini giyiyormuyuz.. Babamın kaç karısı var... böyle devam eder..

    YanıtlaSil
  9. yapma be Vladimir...:)
    biriken 4. mim olcak bu... vallahi yazıcam ama bilmiom ne zaman...

    YanıtlaSil
  10. Haklısın Devrim Gür :))


    Senin sorular da buradakilerden geri kalır gibi değilmiş Brajeshwari :))


    Biliyorum haklısın sık boğaz eder gibi değil, hani, canın ister elin ererse Abi :))

    YanıtlaSil
  11. deve olayını hatırlıyorum. ortaokuldayken sormuşlardı. bir de yurtdışında, nerelisiniz sorusuna türkiye denildiğinde, suratların asılıp, yüzlerin çevrildiğini hatırlıyorum bir zamanlar. ama son zamanlarda olmadı hiç. artık, davosumuz, one minitue ımız, godivayı satın alan ülkerimiz, inşallah bir de hadisemiz var.

    YanıtlaSil

Yorumlar