6 Mart 2009 Cuma

Kıldan Tüy Kapanlar

İşten uzaktaki zamanda kahvaltıya TV eşlik ediyor haliyle. Böylelikle ünlü türk filozofu Seda Sayan'ın carcarellasından nasibimi alabildim sonunda. Günlerden salıydı, camlarda yağmur damlaları vardı. Çayımı koydum, uzaktan kumadaya dokundum, karşımdaki kanal, D'ydi, yayın canlıydı. Seda Sayan'ın dudakları büzülmüştü üzerine aldığı varla yok arasındaki depderin dekoltasyon eseri görülen oydu ki kışları yaza çevirmiyordu. Düşünür, düşünürken üşüyordu. Seda'nın sağında ve solunda birer tane al birini çarp ötekine klasmanınden iki çaçaron çok mühim bir konuda çene yarıştırıyordu. Konu ne diye kulak kabartmama gerek kalmadı. Alttan geçen yazı ömür boyu aklımdan geçmeye devam etmek üzere bir alay ıvır zıvırın arasındaki yerini aldı. Konu kıldı belki de tüydü, hanfendiler kıl mı yoksa tüy mü onu tespite yırtınıyorlardı.
Meğersem yemekteyiz isimli yarışma çok tutup reytingleri allak bullak edip izlenilirlik rekoru üstüne izlenilirlik rekoru kırmaya başlayınca "çenıl di"nin cevval yapımcıları da kendilerinde de bu tür bir yarışma programı olsun diye ellerinden geleni artlarına koymamaya yemin etmişler. İşte bu yeni türeyen yarışmada bir gün önceki yarışmacı beyfendinin evinde yemeklerini ikram ettiği tabaklardan birisinden tam da Seda'nın solundaki sarışının tabağının içinden kıl çıkmamış mı. Kadın kedi tüyüydü diye carıldıyor, adam telefon hattında "kedi kılı olamaz, kıvırcık ve sarışın, senin saçının kılı, o senin", "Kedi düşmanı Jale" diye vızıldıyor. Kadın alıyor sazı eline tiribünlere oynama, açık konuş adam gibi diye gıcık veriyor. O ona, öbürü buna veriştiriyor. Ben hala mantık yürütülebilecek bir yan bulma havliyle, "kedi kel miydi o yüzden mi adam böyle emin konuşabiliyor" diye aristonun kemiklerini istem dışı biçimde sızlatmaya çalışıyordum. Derken Deniz Seki'yi tekrar içeriye aldıkları haberi flaş haber olarak verilince Seda Sayan'ın morali bozulup Seki hakkında bir kaç çam devirdi, sonra "üzüntümden ne dediğimi bilemiyorum" diyerek dümeni güvenli sulara kırdı. Kıl da tüyde gümbürtüye gitti. Derken sanatçı kontenjanından konuklardan suratını görmediğim billur sesinin önceden duymadığım yarma bir hanımefendi de "Seda Abla ben ömrü boyu hep seni örnek aldım, tam kadınsın, osmanlısın, helal olsun sana" dedi. Ben onu düşünür biliyorum meğer arayı açalı örnek osmanlı kadını da olmuş. Kahvaltım bittiği için "helal olsun yediğin bazlamalara" dedim, televizyonu kapattım gitsin. Sonradan aklıma geldi de meraklanıyorum şimdi yemekten çıkan kıl mıydı tüy müydü diye.
Bir kaç gün önce sivri zeka bir çorap üreticisinin üzerinde "one minute" yazan şirin mi şirin çocuk çorapları ürettiğini görmüş, yuh çekmiştim zavallılığın, gurur duyulan şeylerin sığlığına bakıp da. Dünkü gazetelerde Sayın Bakan Unakıtan'ın değerli mahdum beylerinin "oneminute"in patentini almak üzere başvurduğunu okuyup kendisinden türk halkı adı ve namına bir gururlandım anlatamam.
Bugünkü gazetelerde ise anılan mahdumun babası gazetecilere "benim evladım yapmaz öyle şey" buyurmuşlar, ardından mahdumun "biz başvurduk babamın haberi yok" açıklaması geldi de kafamın karışıklığı geçti. Gördünüz türk halkı bütün gerçeklere böyle anında şeffaf şeffaf yanıtlarını alıyor, kim demiş basın özgürlüğüne el/dil uzatılıyor diye. Yalan külliyen yalan.
Kıl oluyorum bu kuru iftiralara, kıl, kıl, kıl.
Ben bir müddet resimdekiler gibi aval aval bakmaya devam edeyim gündeme, sonra bunalım takılacağım.

8 yorum:

  1. kıl oldum abinin yingesi kıvamındaki hatun kimdir merak etmedim değil. Lakin Seda ablam gel diye buyurdularsa muhakkak ki çok lüzumlu bir şahsiyettir!
    izin günlerinde de tv de bunlar haricinde bir program bulmak mümkün değildir zaten. üstelik hiçbir kanalda. acaba gerçekten arz talep meselesi midir yoksa bu tip şeyler talep edilsin diye bütün ev kadınları koyun kıvamına mı getirilmeye çalışılmaktadır?

    YanıtlaSil
  2. gçen radyoda dinlediğim bir haberde bir firmanın kriz nedeniyle gece dışarı çıkıp eğlenme durumlarının azalıp evde takılmanın artması nedeniyle pijama koleksiyona ağırlık vereceği bilgisi vardı...vay be dedim içimden...sevineyim mi üzüleyim mi bilemedim...

    YanıtlaSil
  3. Aslında iyi yırtmışsın bu kıl tüy muhabbetlerinin arkasından yün, firkete, toka muhabbetleri eksik kalmaz Deniz sayesinde kurtarmışsın paçayı :)
    Sevgiler

    YanıtlaSil
  4. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  5. abi, kriz durumunda millet nelerle uğraşıyor derken, bizim apartman görevlisi (ki kendisini çok severim) eşinin 2,5 aylık hamile olduğunu söyledi.. iki gün önce de yine karşı komşularla konuşurken eşinin 2,5 aylık hamile olduğunu öğrendim. alt komşunun annesi de kızının 2,5 aylık hamile olduğunu söyledi bir muhabbette.. e benim birader de 7 ay sonra baba oluyor.. yani millet 2,5 ay önce bi çalışmış bi çalışmış... alice in wonderland'e de bırakmıştım bu vanminuts konusunda bi yorum... aynı espriyi burada da yeri gelmişken satıyorruumm, satıyorruumm.. saaaattttııımm..; vanminut bir prezervatif markası olmalıydı.

    YanıtlaSil
  6. Sokak röportajlarında halktan kişilerin "Kriz var.." "Hayır.. nerde kriz var be.. Yok kriz.." "Var abi var var.." "Yav ne krizi .. yok yok.. çalışana kriz yok.." diye birbiriyle atışmasını izlemek.. "Karar" veremiyoruz buna bile.. Biri yok diyor ya o zaman yooooookkk.. Onca işten atılan insan varken bile "Yok canııımmm... Yook yohhhhh.."
    Acı olan bir şeye gülmek zorunda bırakılıyoruz.. Bazen şüphe bile ediyorum.. Seda Sayanlar ve Yemekteyiz gibi programlar olmasa bizim milletimiz nasıl yaşayacaktı acaba.. Bir şekilde "oyalanıyoruz.." Ne zaman kendimle ya da hayatımla ilgili bir sorun yaşasam TV izlemeye başlıyorum. Beni düşünmez/düşünemez hale getiriyor ne de olsa.. Kendimle değil başkalarıyla oyalıyorum kafamı. Geçici bir rahatlama .. sorunlardan kaçma hali.. Milletçe yaptığımız da bu sanırım.

    Senin one minute'ini sevdim.. Çok iyiydi!

    YanıtlaSil
  7. vladimircim, bana esin verdi yazın. şimdi birazdan Türkiye'nin en güvenilir insanı seçilmiş insanı olan, hem de bir kere de değil, defalarca; Seda Sayan'ı örnek alan genç kızlarımızı yazacağım. Ben de boş boş oturacağıma, onu mu izlesem ne. Ne de olsa 6 kere evlendi Seda ablacımız. Hade hade hade, biz de en az altı..Durmak yok.

    YanıtlaSil
  8. abinin yorumuna bayıldım yaa. Kriz miriz bahane.. Herkes şahane!!!!
    Kıl olacağına bir daha açmamak üzere kapat televizyonu vladimir... Arkadaşları da bir an önce toplada gidelim şu adamıza artık be arkadaşım...

    YanıtlaSil

Yorumlar