11 Şubat 2008 Pazartesi

Parayla Sadelik Olmaz

Geçen hafta bir arkadaşım yeni işine başladı. Adettendir böyle durumlarda bir çiçek yollamak. Arkadaşımı tanıyorum, zevkine uygun bir çiçek sipariş etmek istedim. Böyle olunca da herhangi bir aksamaya mahal vermemek için, siparişi kendim telefon açıp da verdim. İlimizin güzide bir çiçekçisiyle aramızda şöyle bir konuşma geçti:

Vladimir : Alo, iyi günler.
Çiçekçi: İyi günler.
Vladimir : "Mon Pörtolonya" Çiçekçilik değilmi?
Çiçekçi : (cıvıldayarak) "Mon Pörtolonya" iyi günler diler, nasıl yardımcı olabilirim.
Vladimir : Teşekkür ederim. Bir arkadaşım için yapma çiçek sipariş etmek istiyorum. Yeni işi için..
Çiçekçi : (şakıyarak) Doğru yeri aradınız tebrik ederim. Nasıl bir çiçek olsun? Ne işi bu gönül işi mi? (ah hah hah ha)
Vladimir : Hayır işe başlıyor onun için.
Çiçekçi : (rastık çekerek) Bizim çok güzel yapma çiçeklerimiz var. Cam göbeği vazolusu var, çingene penbesi küplüsü var, oranj portakal biçimlisi var, daha neler neler var bilseniz.
Vladimir : Yok yok benim aradığım sade bir şey.
Çiçekçi : (yastık dikerek) Aa neden sade?
Vladimir : Arkadaşım sadelikten hoşlanır. Ben tarif etsem siz hazırlar mısısınız?
Çiçekçi : (tekrar cıvıldayarak) Tabii hazırlarız hiç kuşkunuz olmasın sadelik bizim göbek adımız. Nasıl olsun beyfendi?
Vladimir : Beyaz laleler olsun, cam saksı olsun, içine beyaz yeşil taşlar koyabilirsiniz.
Çiçekçi : (tekrar şakıyarak) Biraz sade olacak ama bu.
Vladimir : Ben de sadelik peşindeyim zaten
Çiçekçi : (tekrar yastık dikerek) Hemen kendim hazırlarım. Ücreti ...YTL
Vladimir : Biraz indirim yapın. Şunu şunu da yazın. Bugün gider değil mi?
Çiçekçi : (tekrar rastık çekerek) Size şu kadar olur. Yazarız tabi ne demek. Tekrar bekleriz. İyi günler.
Vladimir : İyi günler.

Çiçek gitti, arkadaşım çiçekler için teşekkür etmek üzere aradım. Çiçeği sordum, lafı çevirdi. Başarılar diledim, kısa konuştuk. Bugün ziyaretine gittim. Benim çiçeği sordum. Çiçeği dolabına koymuş, sorunca çok kızardı. Beni kırmadı dolabı açıp gösterdi çiçeği. Benim onca tarifimden sonra oraya varan çiçeği tarif ediyorum.

Çingene Penbesi Lale ile glayör arası tuhaf dört yapraklı yonca şeklinde çiçekleri olan kesinlikle bu dünyaya ait olmayan bir bitkiyi model alarak hazırlanmış acaip bir yapma bitki. Fosforlu çimen yeşili gövdeler ve yaprakların arasından yükselen anormal irilikte çiçekler, vazosunun cam olması dışında benim tarifim ile hiçbir benzerliği yok. Cam vazonun içine çingene pembesi renginde akide şekeri iriliğinde taşlardan boca edilmiş, vazosuna sarı bir tül fiyonk yapılıp bağlanmış, düğüm çözülmesin diye üstüne iri badem gibi gözleri olan cam göbeği desenli iri bir kelebek kondurulmuş. Bunu görmemle başımı çevirmem bir oldu. Aslında nasıl bir çiçek göndermek istediğimi söyleyince pek bir gülüştük.
Aslında iki durup bir "beyfendi" demesinden, mahmure gibi rastık çekerek, yastık dikerek cumbada oturmuşcasına cıvıldamasından kuşkulanmasam da bana önerdiği oranjlardan, cam göbeklerinden huylanmış olmam gerekirdi ya neyse. Dönüşte çiçekçiyi aradım. Beni hemen hatırladı. "Çiçeği beğendiler mi diye?" de sordu üstelik. "Sade olsun demiştim siz n'apmışsınız öyle?" diye hayretimi dile getirdim. Kadının cevabı az ama öz olanlardandı.
Çiçekçi: (cıvıldayarak) "Ama beyfendi dikkat ettiyseniz sade olsun diye manolyalarla vazonun içindeki taşları aynı renkten yaptıydık biz"
Bu cevabın üzerine diyecek hiçbir sözüm yoktu. İnsan zaten her zaman her istediğini elde edemiyor, bunu öğreneli çoooook zaman olmuştu.

Aslında bu yazıya "Vladimir Sadelik Peşinde" başlığı yazacaktım ama şu anki başlık daha hoşuma gitti.

9 yorum:

  1. Trajikomik bir anı. Çiçekçilerle ben de bir türlü barışamadım. En son bir arkadaşım için birine çiçek göndermek gerektiğinde, çiçekçileri dolarşırken şöyle bir konuşma geçmişti:

    Ben: Üniversiteye çiçek göndermek istiyorum. Mümkün mü acaba? (Kampüs şehre 15 km mesafede.)
    Çiçekçi: Tabi, alıcı erkek mi?
    Ben: Hayır, bayan.
    Çiçekçi: O zaman çiçek götüremeyiz.
    Ben: (Afallamış olarak arkanı dön ve çık modunda) İyi günler. (Ardına bile bakmadan uzaklaşılır.)

    En sonunda şapka, atkı, bere, eldiven, vb. ne varsa giyinip ben götürmüştüm çiçeği. :)

    YanıtlaSil
  2. senin anlattığında tuhaf bir çiçekçi anısı... :))Bu çiçekçiler ya çok saf ya kafa yapıyorlar müşterilerle.:))

    YanıtlaSil
  3. zevk meselesi diye buna denir işte.. sen kendince güzel bir sipariş veriyorsun.. çiçekçi kendince güzel bir çiçek hazırlıyor :)
    tek sorun: çiçekçinin senin isteklerine uymaması..
    sen mi anlatamadın o mu anlamamkta inat etti ya da anladığı halde çirkin yollamaya gönlü razı olmayıp sana kıyak geçti :))

    bu arada egemavisi senin yaşadığın da ayrı bi ilginç ve ben anlayamadım neden götürmediklerini ?? adamların işi bu değil mi yahu??

    YanıtlaSil
  4. Kesin kafa yapıyorlar. Varsa başka bir açıklaması olan beri gelsin.

    7.Oda,
    Güzel ülkemde batıdan doğuya gidildikçe her meslek grubunda çeşitli semptomlar görülebiliyor. Bu da onlardan biri. :)

    YanıtlaSil
  5. Evet çiçekçilerin bir bölümü sanırım hızlı biçimde laubali olma eğilimindeler. Bir ne denirse densin eldeki malzemeden kurtulmak için kafalarına göre çiçek düzenlemesi yapmaya inanıyorlar. :)

    YanıtlaSil
  6. ay vladimir, aradan yıllar geçti ama sen bunu anlatınca bana yolladığın çiçeğin neden böyle unutulamaz bir kompozisyona sahip olduğunu anladım sanırım. ayyyy, gene aynı çiçekçiiii... arama orayı sen bi daha.. nayır nayır...

    YanıtlaSil
  7. Hohoyttt!!

    Sana da mı yolladım o yamuk çiçeklerden... Ömürsün insan söylemez mi? Görüyorsun bana ve arkadaşlarıma neleeer neler ediyor ama yine de çiçekçimden vazgeçemiyorum. Hakkı Vladimir Öz Sadakattin olsun benim adım.

    YanıtlaSil
  8. Vladimir, bence artık internetten yollamayı dene. :)
    Belki müthiş seçenekler yok, ama hiç olmazsa görüyorsun nasıl bir şey olacağını.
    Bende de sepetin büyüklüğü sorun olmuştu. Orta boy dediğim sepeti görünce, acaba küçük boy deseydim avuç içine mi sığıştıracaklardı diye düşündüydüm.

    YanıtlaSil
  9. Şule;

    İnternetten de nahoş anlarım ve anılarım oldu. Muhatap bulamadım sorun yaşayınca sinirlenip zıplamadıkça tenezzül edip sorun çözmüyorlar.

    Bu çiçekçi de izmirin önde gelen yerlerinden biri adını vermedim mahsus :p

    YanıtlaSil

Yorumlar