13 Aralık 2007 Perşembe

İHANET MERDİVENİ – Bir Aşk Melodisi – Final

Genç adam seslenir;

- Küçük hanım birisini mi aradınız?
- Ah hah ha, Latife ediyorsunuz sanırım. Ben buranın yeni sahibiyim.
Genç kadının kafasında koskocaman krem rengi bir şapka vardır, güzel ahu gözlerini siyah bir gözlük gizlemektedir, üzerinde pembe bir bluz, siyah bir mini etek ve şapkasının rengi ile uyumlu ayakkabı ve çanta vardır.
- Tabii ya, tahmin etmeliydim. Kötü kalpli ikiz kardeşim varımızı yoğumuzu kumarda kaybedince, babam sanatoryum köşelerinde annemle beraber öldü. İkiz kardeşim sevdiğim kadının iffetini kirletince o da ortadan kayboldu. Şimdi de fabrikam elimden gidiyormuş. Gitsin. İnşallaah siz fabrikamızı iyi değerlendirisiniz.
- İkiz kardeşiniz mi var? Nasıl yani?
- Allahın işi ben bilemem, ama öyle kardeş düşman başına. Dilerseniz size fabrikayı gezdireyim.
- Siz nasıl münasip görürseniz.
Kadın ve erkek fabrikayı gezerler.
- Çok enteresan bir fabrika, böylesini hiç görmemiştim.
- Teşekkür ederiz. Burası da benim odam. Buyrun lütfen
Zevkli döşenmiş bir odadır, Şeyma odayı ilgi dolu bakışlarla süzerken odanın içinde ilerler ve arkasını döndüğünde gördüğü karşısında irkilir.
- Hiyyyy!!!
- Bir şeymi oldu küçük hanım? Sarardınız da.
- Hiiç. Yok birşey. Aniden bir şey hatırladım da.
Şeyma duvarı boydan boya kaplayan kendi portresini görmüştür. Masaya geçer oturur masada bir çerçeve içinde kendi resmi ve 4 yaşında bir çocuğun resmi vardır. Şaşkındır Şeyma. İntikam için geldiği yerde şok üzerine şok yaşamaktadır.
- Hatırlar mısınız beyefendi, bir zamanlar tanıştığınız penbe elbiseli bir kız vardı, Rüknettin’in yanında görmüştünüz hani?
Yavaş yavaş gözlüğünü çıkartır, şapkasını atar saçlarını şöyle sağa sola döker. Erkeğin nutku tutulmuştur.
- Şeyma?
O sırada kapı açılır içeriye fotoğraftaki çocuk girer. Bir kadına bir babasına bakar. Sonra kadına bakakalır ve ağzından şu kelime dökülür:
- Anne!!!!!!!!
Koşarak kucağına atlar, erkek de yaklaşır ve üçü sarılmışlarken içeriye Macit girer, şok geçirerek ölür. Meğersem kötü kalpli ikiz, çocuğunu aldıran Şeyma’nın çocuğunu Lale Belkıs'a naklettirip, doğumdan sonra onu da ortadan kaldırmış ve kardeşine işte bu senin çocuğun diyerek çocuğu ona vermişmiş.
Yanlış anlamalar ortadan kalkınca herkes mutlu olmuş. Ama bir tek kötü kalpli ikiz kardeş kör olup sürüm sürüm sürünmüş ve buna hiç mutlu olamamış.
Bitti

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlar